Yöneticiler çok yanlış işler yaparlar bazen isimli transferler için. Basının, taraftarın, camianın gazını almanın en kesin yoludur bu yüzden damarında kanı kristalize akan bir alay alemciye hayatlarında göremedikleri kontratlar teklif edilmiş, makam arabaları, koruma eskortları, havuzlu villalar gibi opsiyonların yanında kabile büyüklüğündeki aileleri için uçak biletlerinden, adamın ana babasının doğum günlerinde şölenler vermelere dek kulüplerin işi olmayan bir dolu jestler yapılır. Nerede sabah orada akşam gezen bazı tatilcilerin fotoğrafları gazetecilerden baskı veya rüşvetle toplanır, mücevher çalarken yakalanan sevgililerin skandalları kapatılır hatta bazı yengeler arayı bozdu mu çocuğun morali bozulmasın diye kadına abuk subuk hediyeler gönderilir. Bu ambiansta yaşatılan tatilci/futbolcu da gelier 7-8 maç enfes futbol oynar sonra disiplin sıfır olduğu, otorite olmadığı için gece hayatında kaybolur gider. Nihayetinde zaten geç yaşta geldiği için yollamak için de oynamadığı gelecek sezonların da parası verilerek yollanır. Satmak diye bir opsiyon pek mümkün olmaz.
Bu sene Galatasaray taraftarı yeni yönetimden çok fazla şey bekliyor. Aslında aklı başında sarı kırmızılı taraftarların kariyer sonu tatili yapacak isimli topçulara çok büyük bedeller verilmesine karşı çıkarak Galatasaray Futbol Takımı'nın yeniden yapılanma sürecine girmesini talep etmesi lazım. Fatih Terim bunu hem yapabilecek hem de bu geçiş sürecini hasar almadan atlatabilecek bir isim. Ancak Galatasaray taraftarı yeni başkanı diken üstünde tutup mali durumu çok daha güçlü ve Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan katılacak olan Fenerbahçe'nin bile girmediği yüklerin altına girmesni istiyor. Düzgün bir adama benzeyen Sayın Ünal Aysal'ın da yanına verilen ve Galatasaray'ın bugünkü mali yapısında payı olan eski tip bazı yöneticiler de bu ateşi körüklüyor. Forlan ve Reyes konusunda büyük hayal kırıklığı ve hatta panik yaşayan Galatasaray taraftarı artık mantık duvarını aşan bir şekilde yeni başkana da homurdanmaya başladı. Bu kadarla kalsa kendi meseleleridir bizi ilgilendirmez diyebilirdik ancak; iş artık uluslararası boyutlara taştı. Drogba'nın futbolculuğunu inkar edecek değiliz lakin önümüzdeki 10 yılın süper forvetleri bugün 19-22 yaşındalar ve bir yerlerde futbol oynuyorlar üstelik Galatasaray gibi bir kulüp burunlarına Chelsea'li topçunun 10'da biri tutarındaki mukaveleyi uzatsa havada kaparlar.
Galatasaray taraftarları ise tuttukları takımın büyüklüğünün çok farkında değiller Drogba ile büyüyeceklerini düşünenler çokmuş aralarında. Chelsea forumlarında yazan bir Galatasaraylı kendince Drogba'ya bir ikna yazısı yazmış. Üslubundan eğitimli biri olduğu izlenimini edindiğimiz bu taraftar maddeler halinde Drogba'ya neden gelmesi gerektiğini anlatmış. Maddelerin arasında çok para kazanacağı, İstanbul'un çok güzel bir şehir olduğu, özellikle okul adı belirtilerek çok iyi okullar olduğu, Galatasaray Arena'da inanılmaz bir atmosfer olduğu ve İstanbul'da gece hayatının çok güzel olduğundan dem vurulmuş. Buraya kadar da aslında çok tuhaf değil ama öyle bir madde var ki açıkçası yüz kızartıcı. Magazin dünyasından Beren Saat,Hadise,Azra Akin,Seda Sayan,Lerzan Mutlu gibi isimler sayılarak Drogba'nın bunlar gibi hoş kadınları tanıma fırsatı bulacağı vurgulanmış.
Tamam Drogba Gelsin eyvallah, Galatasaray'da galip gelsin, şampiyon falan olsun istiyorsunuz da kadın teklif edecek kadar şaşırmak nedir? Ne futbol taraftarlığı ile, ne akılla mantıkla ne de herhangi bir şekilde insanlık onuru ile bağdaşır. Bu meseleyi, yazıyı yazanın kişisel terbiye ve akıl yoksunluğu ile açıklama yoluna gitsek bile bu zihniyetteki Galatasaray Kamuoyu'nun kurduğu baskının yönetimleri ve kulübü doğru yerlere götürmeyeceği çok açık.
Bahsedilen yazıya şuradan bakabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder