100. Yıl şerefine kurulan azametli kadro taraftarı tribünlere çekecek anlaşılan. Dünkü maçın en güzel tarafı buydu ama cümleyi spor basını kaşarlarının yaptığı gibi "günün tek güzel tarafı buydu" diye bitirmemek lazım. Takımların çöküşünden ve kötü sonuçlardan beslenen bir takım baykuşa prim vermemek Karşıyaka taraftarının en önemli ikinci meselesi bu sezon. "Peki en önemlisi ne?" diyecek olanlarınızın cevabı ise şu ; bu kadar yatırımla kurulan bu önemli kadronun desteklenmesi sadece bağırıp çağırmakla olmaz. Tribündeki taraftar bu sene en az bir teknik heyet üyesi gibi oyunu okumak zorunda artık. Bank Asya 1. Lig kurtlar sofrası ve bir çok bağlantı belirliyor şampiyonları çünkü Süper Lig'e yükselmek artık bir prestij meselesinden de öte bir ekonomi realitesi.
Sahada koşan oyuncu, kenardaki teknik ekip kadar hemşeri dernekleri, milletvekilleri de bu işlerin peşinde. Her hakem hatasında "canım bu adamlar da robot değil ya" diye çamura yatanlara sormak lazım "bacanağının ya da kardeşinin patronundan rica geldiğinde bu adamlar etkilenmiyor mu, bu adamlar robot mu kardeşim" diye. O vakit alacağınız cevap ne olur belli değil ama doyurucu olmayacağı kesin. Kazanın doğurduğuna inanıyoruz ama öldü mü hep birlikte isyan ediyoruz "kardeşim, hiç kazan ölür mü?" diye.
Dün Alsancak Stadı tribünlerinde maç seyreden binlerce yeşil-kırmızılı taraftar uyudu. 4. Dakikada çok uyduruk bir pozisyonda verilen frikik Fahri Tatan'ın ayağından gol olu. İki dakika sonra hakem Suat Arslanboğa burnunun dibindeki pozisyonda aynı Fahri'nin yüzde bir milyonluk sarı kartını pas geçti. 10. dakikada Adana kalecisinin topu oyuna sokmamasından dolayı vermesi gereken serbest vuruşu vermedi. 20. Dakikada Dominic'in direkten dönen pozisyonunda hem Tuna'nın hem de Adana kalecisinin müdahalesi penaltıydı vermedi. 36. dakikada M'Bamba Erdi'yi yaka paça indirdi kartsız geçti. 38. dakikada Adanaspor lehine çok kolay bir penaltı düdüğü çaldı her ne kadar penaltı gol olmadıysa da dönüşü aynı dakika içinde korner atışından sonra gol oldu. M'Billa, Fahri Tatan ve Tuna Üzümcü'nün ilk yarı boyunca en az birer sarı kart görmesi gerekirken hiçbiri görmedi. 51. dakikada Karşıyakalı oyuncu ceza sahası çizgisinde tekme tokat indirildi devam dedi, kornerlerde Adanalı oyuncuların formadan çekerek Karşıyakalı oyuncuları düşürmesine seyirci kaldı. Kısaca yaratılan frikikten gelen erken golle direnmeye çalışan Adanasporu hakem Suat Arslanboğa ayakta tuttu.
Tribünlerin bu rezilliğe tepki vermesi gerekirken onlar da 55. dakikadan sonra adeta uyudular. Tepki deyince sakın akla küfür ya da sahaya bir şeyler fırlatmak gelmesin. Ancak oyuncun yere düştüğünde yeri göğü inleteceksin, hakemi, yardımcılarını her pozisyonda tereddüte sokacaksın bu işler böyle yürüyor. Aklım yeter şekilde 25 seneden fazladır maç seyrediyorum hakemlerin ve deplasman takımlarının bu kadar rahat ettirildiği ikinci bir şehir yok. Bir sözüm de Karşıyaka Yönetimine bu maçta yaşanan hakem rezaletine tepkisiz kalırsanız bu işlerin arkası gelecektir. Kurduğunuz kadronun ve onca emeğin boşuna gitmemesi hatta sezon sonunda bunca fedakarlığa bir de suçlu çıkmamak için aklınızı başınıza devşirin ve sesinizi çıkartın.
Hakem işlerine bakacak olan zat-ı muhteremin İzmir ve özellikle Karşıyaka antipatisini sağır sultan bile duydu eğer bu adama müdahale edip dersini verecek dinamikleri koskoca İzmir şehri harekete geçir(e)meyecekse zaten Süper Ligi de haketmiyordur üzülmenin manası yok.
Koca bir sezonun yükünü sadece takımın ve teknik heyetin sırtına bırakarak 100. yıl başarısı gelmez, gelemez. Sahada oynayan oyuncular dün iyi niyetli ve arzuluydular ama bu şekilde ince ince dilimlenen takımın dün sahadan galip ayrılması imkansızdı. Reha Kapsal'ın rötuşlaması gereken yerler olsa da sorun kadrodan ya da oynanan oyundan öte saha dışı etkenlerde.
Haftaya oynanacak gerilimli maçı federasyon içindeki bazı adamlar dört gözle bekliyor. Her iki İzmir takımının seyircisinin de hırçın ama akıllı olmasını diliyorum. Ses çok çıksın ama ite köpeğe yem ve malzeme olunmasın. Türkiye'nin tartışmasız en büyük derbisini katletmek için bıçaklarını bilemiş bekleyen İstanbul esnafına bahane yaratılmasın.
Dün logosunda Ege ibaresi taşıyan televizyon kanalının Karşıyaka maçı oynanırken sadece İBB-Galatasaray maç skorunu ekranlarında yayınlaması da ayrı bir not olarak kenarda dursun. Kendilerine tavsiyem o kadar meraklılarsa kanallarını İstanbul'a taşımalarıdır. İzmir takımları üzerinden rating dilenmesinler bundan sonra.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder