Şike Soruşturması Gökçek'in Yanından Dolanırken

Dinlemelerden dolayı Fenerbahçe Kulübü eski yöneticisi Hamdi Akın'ın da ifadesine başvuruldu geçtiğimiz haftalarda. Akın, Sadri Şener ile yaptığı bir telefon görüşmesi yüzünden ifade verdi. Adı geçen görüşmede Akın'ın "Ankarada'yım Melih Başkan ile beraber" dediği, Şener'in "En kritik yerdesin sen ya... Aziz dinlettiriyormuş yav bizi. Melih Başkan ... Bu hafta ümidimiz o. Melih Başkana Selam söyle, güveniyoruz. Ben biliyorum ki Ankaragücü bu hafta işi bitirecek" dediği iddia ediliyor. Daha sonra Akın'ın yanında bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in telefonu aldığı ve Şener'e "Aziz'den hıncımı inşallah bu maçta alacağım. Size yarayacak o inşallah" dediği öne sürülüyor.

Öncelikle belirtelim ki; böyle bir konuşma yüzünden Türkiye'nin en önemli işaadamlarından birinin ifadeye çağrılması bile abes. Sözü edilen görüşmede geçen konuşmaların ne bir suça ne de bir teşebbüse dayanak olamayacağı gün gibi ortada. Tutuklamaların başladığı ilk günden beri tekrarladığımız üzere bu soruşturma adaletten çok derme çatma delillerle birilerinin üzerine yürüyüp, Futbol Dünyasındaki dengeleri değiştirmek ve bir Crown Team yaratmak amacını güdüyor. Akın'ın ifadesinin alınması da biraz soruşturmanın etkinliğini güçlendirmek, biraz da gözdağı vermek için. Akın'ın iş ilişkilerinin sağladığı dokunulmazlığı olmasa belki Serdal Adalı'nın başına gelenler onun da başına gelecekti.

Ancak en dikkat çeken kısım ise; bu konuşmanın bir şeyler yakıştırılabilecek yegane kısmını yapan Melih Gökçek'in ifadesini almaya kimsenin gücünün yetmemesidir. Melih Başkan bu soruşturmanın da arkasında olan grup tarafından yerel seçimler öncesinde tasfiye edilmek istenmiş ama mücadeleden daha da güçlenerek çıkmayı başararak ülkede şu ana dek kimsenin başaramadığı bir ilk'i gerçekleştirmişti. Bu soruşturmada da bu yüzden Gökçek'e bulaşmadan kenardan dolaşmayı tercih etmelerini anlamak zor değil. Ancak bu soruşturmanın delillerinin ve yöntemlerinin inanılırlığı basının uyguladığı tüm karartmaya rağmen artık herkesçe anlaşıldı. Türk Futbolu'nu içine soktukları bu kaostan kim çıkaracak, takımların arasına soktukları husumetler nasıl kaldırılacak belli değil. Özetle; yazık ettiler.