Siz İnanıyor musunuz? - Spor Türk

Spor Türk

İyi oyun, iyi haber

Breaking

13 Temmuz 2011 Çarşamba

Siz İnanıyor musunuz?



Öncelikle belirtmek gerekirse, bu satırları yazan ikişi de Türk Futbolundaki pislikten şikayetçidir ve artık çok sevdiği takımının bile maçlarını ancak denk gelirse televizyondan seyretmektedir. Şampiyonluğa oynayan Bakan Memleketi takımlarına trilyonlarca yardım yağdırılırken bize transfer yasağı geldi, hakemler maçlarımızı elimizden alıp rakiplere verdiler, protesto eden 20-30 kişinin 2 dakikalık küfürüne 4 maç ceza yedik, ayan beyan şike yapıldı herkes televizyonlardan seyretti biz küme düştük. Artık dayanamadığım için koptum tribünlerden.

Yıllardır dönen pisliğin bir şekilde engellenmesini çok isterim ama yapılacak temizliğin Bundesliga yada Eredivise kadar temiz bir lig ve futbol düzenini getirmesini istiyorum. Birilerinin yetersiz delillerle, kelle avcılığı yapması benim beklediğim ve istediğim adalet anlayışına uymuyor. Bu operasyon belli ki 2011-12 sezonundaki dengeleri baştan değiştirmeyi hedeflemiş ancak olmamış. Kervan yolda düzülür misali senaryo yazıldıkça birileri içeri alınıyor onlara bir şeyler itiraf ettirilmeye çalışılıyor, o meçhul senaryonun detayları devamlı değişiyor. Bu yaşananlar gösteriyorki elde hukuken güçlü deliller yok.

Dün yaşananlar üzerinden "Gördünüz mü bak şike varmış!" diye çığrınan bir takım maksadı belli adamların ve ne olduğunun farkında olmayan bazı kafasız taraftarların etkisinde kalmayın. Dün tam bir tiyatroydu. Serdal Adalı ve Tayfur Havutçu "davet" edildikleri ifadeye geldiklerinde, bir anda sanık durumuna düşürüldüler. Bunların ardından tamamen gizli olması gereken ifadeler dışarı naklen sızdırılmaya, daha doğrusu bilgi kirliliği yaratılmaya başlandı. İbrahim akın ve İskender Alın'ın şikeyi "itiraf" ettikleri haberi yayıldı ve bir anda bomba gibi patladı. Ancak daha sonra mikrofon uzatılan İbrahim Akın'ın avulatı; ısrarla müvekkilinin bir itirafta bulunmadığını böyle bir şeyin sözkonusu olmadığını açıkladı.

Olan biten çok açık aslında. Emniyete ve bu iddianame süreçlerine biraz aşinaysanız neler döndüğünü anlamak zor değil. Sorguya alınan ve istenilen şekilde çözülmeyen yönetici ve diğer sanıkların aksine faal furtbol hayatını sürdüren ve kaybedeceği çok şey olan futbolculara "pişmanlık" benzeri anlaşma teklif edildiği çok belli. Tutuklanmaktan ve kendisi için altın değerinde 2-3 seneyi içerde geçirmekten korkan İbrahim Akın belli ki önce önüne koyulan senaryoya imzayı atmayı düşündü ancak sonradan hukuki görüş alarak bu işden caydı. Beşiktaş'ın federayonun yanında pozisyon alması bu operasyonun hedefleri arasına Adalı ve Havutçu'yu da soktu. İbrahim Akın ve İskender Alın bu işde kullanılmaya çalışılan piyonlar sadece.

İnternette birbirine sallayan çoluk çocuğu geçin, ancak koca koca aklı başında adamlar ve kurumları temsil eden kişiler sakin olmalı ve yapılmaya çalışanları iyi okumalı. Bugün alınmaya çalışılan o itirafname şu an Türk Futbolu'nun kader belgesi durumunda. Eğer alınırsa federasyon üzerindeki baskılar artık dayanılmaz hale gelecek ve aynen istendiği gibi delilsiz, belgesiz bir infaz kararı vermek zorunda kalınılacak. Sadece Beşiktaş değil, Fenerbahçe ve Trabzonspor'un da ipi çekilecek eğer plan işlerse. Karambolden şampiyonluk alırız sanan Trabzonspor taraftarı tokadı daha önce yemişti dün de yapılanın amacının ne olduğuna kafası basmayan bir takım Beşiktaş taraftarı soğuk duş aldı.

Bu süreçte herkes soğukkanlı olmalı ve ortada çıkarılan gürültüye aldırmamalıdır. elde bulunan deliller kimseyi mahkum etmeye yetmediği için bir takım hukuki proses sonuna kadar zorlanıyor ve yasalar esnetiliyor. Federasyon ısrarla delil talep etmesine rağmen "yasal" delil ve ikna edici iddialar konamadı ortaya. Nihayetinde iş geldi tıkandı "itirafçı" statüsünden yararlandırılmakla iknaya çalışılan ve içeri tıkılma tehdidinden korkan 2 genç adamın ifadesine. Herkes soğukkanlı olsun ve camiasına sahip çıksın. Bir takım medyanın her şey yapılmış, olmuş ve hukuken delillendirilmiş gibi hüküm veren yayınlarına kulak asmasın kimse. Bugün asırlık camialara silah çekip tetikçiliğe soyunan bazı satılıkların daha önce başka dava süreçlerinde ne gibi iftiralarda bulunduğunu da biliyoruz.

Dün yazılan şu yazı da bu olacakları anlatmaya çalışıyordu. Merak eden okusun.

Tayfur Havutçu Apar Topar Neden Geldi

Son Söz: Karabükspor üzerine kayacak soruşturmanın merkezi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder